İzmir'de yıkılan Rıza Bey Apartmanı davası tutukluları dinlendi! Mahkeme salonunda gerilim tırmandı

İzmir'de geçen sene 30 Ekim'e 6.6. büyüklüğünde gerçekleşen depremde Rıza Bey Apartmanı yıkıldı. Bina 36 kişiye mezar olurken 17 kişi de yaralandı. Yapılan soruşturma neticesinde 13 sanığın yargılamasına İzmir 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün başlandı. Sanıklar hakkında 'Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına sebep olmak' suçundan 20'şer yıl hapis istendi.
150 GÜNDÜR NEDEN CEZAEVİNDE OLDUĞUMU SORGULUYORUM
Tutuklu olarak yargılanan mimar Ali Serdar Bayram, "Mimarı görülmeme rağmen bu projeyi ben çizmedim. Fenni mesul olarak görülüyorum ama böyle bir sözleşmem yok. Rıza Bey Apartmanı'nın inşaatının devam ettiği yıllarda İzmir'de bile değildim. 150 gündür cezaevindeyim ve hala neden cezaevinde olduğumu sorguluyorum. Bu olayın meydana gelmesinden dolayı çok üzgünüm. Mimarı görülmeme rağmen bu projeyi ben çizmedim. Fenni mesul olarak görülüyorum ama böyle bir sözleşmem yok. Rıza Bey Apartmanı'nın inşaatının devam ettiği yıllarda İzmir'de bile değildim. Binanın beton sınıfının, beton kalitesinin ne olduğunu, statik yapısı ve hesaplaması gibi konular mimar olarak benim uzmanlık alanımda değil" dedi.
Salgından dolayı SEGBİS ile alınan ifadeler sırasında sistemdeki bir arıza sebebiyle 3 tutuklu sanığın ifadesi alınamadı. Tutuksuz olarak yargılanan sanıkların ifadesine geçildi. O sırada mahkeme salonunda depremde hayatını kaybeden Zarife Doğan'ın babası da bulunuyordu. Baba, mahkeme başkanına, "Bu canavarların hiçbir yalanına inanmayın" diye bağırdı. Hayatını kaybedenlerin yakınlarının sorduğu sorular üzerine Rıza Bey Apartmanı eski yöneticisi A.A.'nın avukatının "Burada soru sorulmuyor, yorum yapılıyor. Şov yapmayın" demesi, tepki çekti.
SAĞLAM OLMADIĞINI BİLSEM BEN DE OTURMAZDIM
Rıza Bey Apartmanı'nda oturanlardan biri olan ve kentsel dönüşüme karşı çıktığı öne sürülen tutuksuz sanık T.Ö. de "Depremde eşim ve eşimin iki yeğeni hayatını kaybetti. Ben enkazdan sağ olarak çıkarıldım. Binada yapılan kentsel dönüşüm toplantılarının çoğuna çalıştığım için katılamadım. Bu toplantılarda ne konuşulduğundan haberim yok. Sağlam olmadığını bilsem ben de oturmazdım" dedi.
İzmir'de daha önce meydana gelen depremler nedeniyle binada bazı çatlaklar olduğunu söyleyen T.Ö., "Daha sonra binaya mantolama yapıldı ancak bu depremin hasarını gizlemek için değil, ısı yalıtımı açısından yapıldı. Yazın soğuk, kışın sıcak bir ortam olması için yapıldı" dedi.
AĞIR TONAJLI ARAÇLAR GEÇİNCE SALLANTILAR OLUYORDU
Rıza Bey Apartmanı'nda eskiden yöneticilik yapan tutuksuz sanıklardan A.A., "2012 yılında eşimden boşandım, apartman yöneticiliğini de bıraktım ve başka yere taşındım. Eski eşim ve çocuklarım binada oturmaya devam etti. Depremde 2 çocuğumu kaybettim. Davacı olmam gerekirken davalı konumuna düştüm. 2005 yılında yaşanan depremin ardından bazı kolonlarda çatlaklar meydana geldi. Belediye tarafından deprem analiz raporunda binanın kentsel dönüşüme girmesi veya güçlendirilmesi konusunda tavsiye kararı verildi. Bu raporu kesinlikle kimseden gizlemedim, alıp binanın girişindeki panoya, herkesin görebileceği bir yere astım. Bunun ardından binanın depreme dayanıklı olup olmadığı konusunda Dokuz Eylül Üniversitesi'nden rapor almak için toplantı yaptık. Toplantıda yeterli çoğunluğu sağlayamadığımız için rapor başvurusu yapamadık. Söylendiği gibi binanın çürük raporu yoktu. Ağır tonajlı araçlar geçtiği zaman binada sallantılar oluyordu" dedi.
KAYNAK: Demirören Haber Ajansı (DHA)