Onlar Türkiye'nin en ünlüleri. Dışarıdan bakıldığında hayatları pek çok kişiyi özendirecek türden. Ama bazıları geçmişte öyle trajediler yaşadı ki. İşte ünlülerin aile trajedileri...
Ünlülerin aile trajedileri


Var mısın Yok musun ve daha bir çok programla TV'de milyonları ekrana kilitleyen Acun Ilıcalı da anne ve babasını aynı kazada trafik canavarına kurban verdi.

Annesi ve babası Acun'un ilk eşinden dünyaya gelen ve o sıralar henüz 10 aylık olan kızını da alıp Bodrum'a gitmek üzere yola çıktılar.

Ancak baba Ilıcalı, karşıdan 190 kilometre hızla gelen bir arabayla çarpıştı. Çarpışma o kadar şiddetliydi ki Ilıcalı ailesine çarpan araba infilak etti. Haberi ağabeyinden alan Acun ne olup bittiğini tam olarak da bilmeden hastaneye gitti. Sonrasını şöyle anlatmıştı ünlü Acun Ilıcalı:


Acun Ilıcalı'nın annesi- babası ve ağabeyi.

Güzellik yarışması trajedisi: 1983 yılının Türkiye İkinci Güzeli seçildiğinde sadece 16 yaşındaydı Sema Yunak. 1983 yılının Türkiye İkinci Güzeli seçildiğinde sadece 16 yaşındaydı Sema Yunak.

Podyumda gurur ve mutluluk karışımı bir duyguyla objektiflere poz verirken başına geleceklerden de habersizdi.

Gülen mavi gözlerini çerçeveleyen koyu renk saçlarının üzerine kondurulan taçın ailesini dağıtacağı aklına bile gelmemişti kuşkusuz.

Semanın erkek kardeşi Tunç genç kızın bu yarışmaya katılmasına karşı çıkıyordu.

Ancak Sema Yunak katılmakta ısrarlıydı. Zaten alkol problemi olan babası Tulu ile erkek kardeşi Tunç, Sema Yunak yüzünden tartışmaya başladılar.

Baba Yunak, bir anlık öfkesine yenilerek oğlunu öldürdü. Bunun ardından cezaevine girdi.

Eşi Nadire Hanım da Tulu Bey'i terk etti. Tulu Yunak 8 yıl cezaevinde yattıktan sonra 1991 yılında aftan yararlanarak özgürlüğüne kavuştu. Yıllar sonra da bir şeker firmasının reklam filminde kamera karşısına geçti.

Babası annesini öldürdü: Arabesk müziğin Müslüm Baba'sı Müslüm Gürses'in geçmişinde de büyük bir aile trajedisi var.

Onun da babasıyla arası açık. Bunun sebebi ise benzerine gerçek hayattan çok filmlerde rastlanabilecek korkunç bir olay.

Daha önce ağabeyi öldürülen Müslüm Gürses, o olayın ardından ailesinden ayrılıp İstanbul'a geliyor. Ailesi de memleketi olan Şanlıurfa'dan Adana'ya göç etti.

Daha önce ağabeyi öldürülen Müslüm Gürses, o olayın ardından ailesinden ayrılıp İstanbul'a geliyor. Ailesi de memleketi olan Şanlıurfa'dan Adana'ya göç etti.

Bu olayın ardından baba- oğul uzun yıllar boyunca yanyana gelmedi. Aradan geçen sürede baba Karataş cezasını çekip demir parmaklıklar ardından çıktı ve Şanlıurfa'ya dönüp yeniden evlendi.

Gürses, babası tarafından öldürülen annesi ve kardeşleriyle.

Babası yüzünden ülkeyi terk etmeye kalkıştı: Yıllardır balıkçı babası Selahattin Kayacı ile arası bozuk olan Aysun Kayacı'nın aile kavgalarına Seda Sayan da karıştı.

Hatta ünlü manken Sayan'la mahkemelik bile oldu.



Kayacı'nın babası kızının anlattıklarını doğrulamadı.

Kayacı ise babasını bir türlü affetmiyor.

Ünlü manken şu sıralar ekranlarda +18 dizisiyle boy gösteriyor.

Babası yaşıyor ama onun için çoktan öldü: Babasıyla geçinemeyen ünlülerden biri de Ebru Gündeş.



Anne bu konuda hep sessiz kaldı.


'Dünya görüşümüz ayrı' demişti: Ünlü oyuncu 3 yaşındayken annesinden ayrılan mimar babasını bir daha hiç görmedi.

Ünlü oyuncu babasıyla dünya görüşleri çok farklı olduğu için görüşmediğini belirtmişti.



Gerçek annesini 9 yaşında tanıdı: Ünlü manken Güzide Duran'ın çocukluk ve gençlik yıllarındaki yaşamı da trajik olaylarla dolu.

Anne ve babası o henüz 2 yaşındayken boşandı.

Minik Güzide'ye ve kardeşi Gökhan'a babaanneleri bakmaya başlamış. O kadar küçükmüş ki Güzide gerçek annesinin kim olduğunu 9 yaşına kadar bilmemiş. Gerçek annesini tanıdıktan sonra da kendisine şöhret kapılarını açan güzellik yarışmasına katılana kadar zor günler geçirmiş.

Gülüşünün ardında bir trajedi gizli: Bir zamanların 'taçlı' güzeli ve en gözde mankenlerinden biriydi Ceyda Düvenci... Şimdi ise TV ve sinemada oyuncu olarak kendini kanıtladı. Mutlu bir evliliği var ve kısa bir süre sonra da anne olacak. Kısacası hayatında her şey yolunda gibi görünüyor. Ama onun bu gülüşünün ardında öyle büyük bir trajedi var ki... Tıpkı gösteri dünyasının diğer bir çok ünlüsü gibi o da hayatında hiç tasası derdi yokmuş gibi görünüyor. Ama hiçbir şey göründüğü gibi değil kuşkusuz.. İşte Düvenci ve diğer ünlülerin hayatlarındaki trajik olaylar.

Yaklaşık 7 ay sonra bebeğini kucağına alacak olan Düvenci'nin kendi annesi Zümrüt Hanım biricik kızının yüzünü en son 4 yaşında gördü ve onu hep o haliyle hatırlıyor.

Düvenci'nin müzik öğretmeni olan annesi 7 Mart 1981'de henüz 30 yaşındayken geçirdiği bir trafik kazasında gözlerini kaybetti. Sakin bir cumartesi günüydü... Öğrencileri tiyatroya götüreceklerdi.... Mustafakemalpaşa'dan Bursa'ya.


O halde görenler genç kadının öldüğünü sandı. Sonra nefes aldığı fark edilince yaşadığı anlaşıldı ve hastaneye götürüldü. Bir kaç hastane sonunda kabul edip onu aldı. Ama gözleri için yapacak bir şey yoktu. Eşi İsmail Düvenci onu Londra'ya da götürdü. Ama göz sinirleri kopmuştu.

Bu kazadan sonra Ceyda Düvenci de travma yaşadı. Onu, 18 yaşına kadar onlarla birlikte yaşayan anneannesi büyüttü.

Annesi Ceyda Düvenci'yi kazanın olduğu sıradaki yani 3 buçuk yaşındaki yüzüyle hatırlıyor hala... Lüle lüle sarı saçları pembe yanaklarının yanından omuzlarına dökülen haliyle.