Seyahat sırasında, 1-2 saatte okuyabileceğiniz 100 sayfadan kısa 10 muhteşem kitap!

Seyahat sırasında, 1-2 saatte okuyabileceğiniz 100 sayfadan kısa 10 muhteşem kitap!
İster şehir içi yolcuklarda isterseniz uçak yolcuklarında rahatlıkla bitirebileceğiniz birbirinden güzel kısa kitapları sizin için listeledik. Listemizdeki kitapların hepsi 100 sayfadan kısa. İşte seyahat sırasında, 1-2 saatte okuyabileceğiniz 100 sayfadan kısa 10 muhteşem kitap!

Uzun kitaplar gözünüzü korkutuyorsa ve okuyasınız gelmiyorsa, kitap okumaya yeni yeni alışıyorsanız veya seyahatlerde kitap okumak istiyorsanız sizler için mükemmel bir liste hazırladık. Listedeki kitapların hepsi çok başarılı yazarların kitapları ve 1-2 saat içerisinde rahatlıkla okuyup bitirebileceğiniz kitaplar. Hadi listemize geçelim!

“PALTO” NİKOLAY GOGOL 96 SAYFA

gogol-palto.jpg

Rus gerçekçiliğinin öncüsü Gogol, monarşinin hüküm sürdüğü çarlık döneminde kaleme aldığı öykü derlemesi Petersburg Öyküleri içinde yer alan Palto’yla edebiyata “küçük adam”ı dahil etti. Sıradan bir kalem memuru olan Akakiy Akakiyeviç’i sırtında yeni paltosuyla sokaklara salınca, karakterin hayatın gerçeğinden kaynaklanan ıstırabı feodalizmin merkezindeki bürokratik aygıtı öylesine korkuttu ki Gogol Rus insanını aşağılamakla, halkına ihanetle suçlandı. Gogol’ün hiciv dolu yaklaşımıyla, görmezden gelinen, horlanan sessiz yığının içinden sıradan bir insanın umutsuz mücadelesini anlattığı öykü, Dostoyevski’den Tolstoy’a, Turgenyev’den Çehov’a bütün bir Rus edebiyatını şekillendirdi.

"BİLİNMEYEN ADANIN ÖYKÜSÜ”, JOSE SARAMAGO, 64 SAYFA

2jose.jpg

“Bir adam kralın kapısını çalmış ve ona demiş ki, Bana bir tekne ver.”

Bilinmeyen adaların kalmadığına inanılan bir dönemde bilinmeyen ada arama cesaretine sahip bir adamla böyle bir cesareti görüp hayatını değiştirebileceğine inanan bir kadının büyük usta Saramago’nun eşsiz anlatısında edebiyat tarihine geçen yolculukları böyle başlar. Emrah İmre’nin Portekizceden çevirisi ve Birol Bayram’ın desenleriyle okurun minör başyapıtlarından olacaktır Bilinmeyen Adanın Öyküsü.


“YOLPALAS CİNAYETİ”, HALİDE EDİP ADIVAR, 66 SAYFA

3halide.jpg

Halide Edib Adıvar'ın 1936 yılında Paris'te kaleme aldığı bir cinayet romanı, Yolpalas Cinayeti. Bu kısa roman, Adıvar'ın güçlü anlatımını göstermesi bakımından son derece değerli. Kitap, 1900'lerin başında Şişli'de bir konakta işlenen bir cinayetin görüldüğü dava ile başlıyor ve o yılların İstanbul'una dair gözlemler eşliğinde anlatılıyor. Dönemin İstanbul'unu, kentte yaşayan aydınların Türkiye'ye ve Avrupa'ya bakışlarını, yeni yeni bilincine varılan sınıf çatışmalarını gözler önüne seriyor.

"ALBAYA MEKTUP YOK" , G. GARCİA MARQUEZ, CAN YAYINLARI, 80 SAYFA

4mar.jpg

Albaya Mektup Yok, çağımızın en büyük yazarlarından Gabriel García Márquez'in en güzel uzun öykülerinden biri. Ülkesi uğruna savaşarak yaptığı hizmetlerin karşılıksız kaldığını anlayan, emekliye ayrılmış yaşlı bir askerin öyküsü. Bir türlü gelmeyen emekli aylığını her cuma günü karısı ve horozuyla birlikte bekleyen emekli bir albayın komik, ama bir o kadar da trajik hikâyesi. Gabriel García Márquez'in 1982'de Nobel Edebiyat Ödülü'ne değer görülmesinde, hiç kuşkusuz, Albaya Mektup Yok'un da payı var. Büyülü gerçekçilik ustasının anlattığı her sahne, karakterlerin her davranışı, umarsız görünen bir dünyada yaşama sevincinin türküsünü söylüyor, ölüme ve yalnızlığa meydan okuyor. Her cümle, yaşamın uçsuz bucaksız boşluğunun suskunluğunu kırıyor. "İmge, gerçekliğe ulaşmanın aracıdır," diyen Gabriel García Márquez'in buruk bir alaycılık içeren bu öyküsü neredeyse görsel bir edebiyat başyapıtı.


"İLK AŞK" , JOYCE CAROL OATES, ALAKARGA, 80 SAYFA

5ilk.jpg

Amerikan edebiyatının yaşayan efsanesi Joyce Carol Oates, edebiyat yaşamı boyunca iki ana çizgi üzerinde üretti yapıtlarını; gizemin, doğaüstünün araştırılması ve çağdaş toplumun eleştirisi... İlk Aşk, çok uzun bir süreden beri Nobel adayları arasında bulunan yazarın gençlik yapıtlarından biri. "Gotik Bir Hikâye" alt başlığını taşıyan bu kısa romanın anlatıcısı, küçük bir kasabada, kısıtlı bir çevrede yaşayan on beş yaşında bir kız. Bir talihsizlik eseri (ya da aşkın gerçek anlamına uygun düşmesi bakımından bir şans olarak) genç kız, kara yılanlarla aşkı peş peşe tanır. Cinsel tutkuların keşfi böylece doğanın, coğrafyanın bilgisine karışmaya başlar. İlk Aşk, sağlam kurgusu, güçlü etkisi ve olağanüstü anlatımıyla küçük bir başyapıt. Yayınlamaktan heyecan duyduğumuz unutulmaz bir uzun öykü...

"ÇOCUĞUN ÖYKÜSÜ" PETER HANDKE, METİS YAYINLARI 96 SAYFA

6-cocugun.jpg

'İleride bir zaman, bir çocukla birlikte yaşamanın' düşünü kuran bir adamın öyküsü
'Çocuk, canlı bölmenin ardından gösterildiğinde, yetişkin yeni doğmuş bir bebek değil, eksiksiz bir insan gördü orada..'
Peter Handke'nin bu anlatısı da tıpkı Solak Kadın gibi, yaşama denen akışın ortasında durup yeni deneyime açılmayı isteyen birinin, bir 'baba'nın başından geçenler...

"UZAKTAN KUMANDALI KIZ" – JAMES TİPTREE İTHAKİ YAYINLARI 72 SAYFA

7-uzaktan.jpg

Alice B. Sheldon 1967 yılında James Tiptree Jr. adıyla bilimkurgu yazmaya başladığında kimse onun aslında bir kadın olduğunu bilmiyordu. Bu durum ortaya çıktığında ise insanlar ne şaşkınlıklarını gizleyebilmiş ne de yazarı takdir etmekten kendilerini alabilmişti. Ötekilikten cinsiyete, gerçeğin yanıltıcılığından insanın evrendeki yerine kadar pek çok konuyu eşsiz üslubuyla anlattığı onlarca eserinin en önemlilerinden biri olan Uzaktan Kumandalı Kız'da ise Tiptree yalnızca kendisinin yazabileceği, feminist, antikapitalist bir siberpunk hikâye ortaya koyuyor.

"MUTLU PRENS" – OSCAR WİLDE (52 SAYFA)

0001703855001-1.jpg

Bir zamanlar mutlu bir prens varmış...

Oscar Wilde'ın klasikleşmiş Mutlu Prens kitabını,
aslına sadık olması amacıyla ikiye böldük. Bu ilk kitapta okuyacağınız dört masalda, insan yaşamını güzellik
ve çirkinliğin, sevgi ile bencilliği savaşı olarak gören
yazarın samimi dilini hissederken, aynı zamanda,
yarattığı gizemli masal dünyasının büyülü güzelliklerini de zevkle tadacağınızdan eminiz.

"ZACHARİUS USTA" – JULES VERNE (56 SAYFA)

8.jpg

Zacharius Usta olağanüstü ince bir işçilikle ürettiği kusursuz saatlerle Cenevre şehrinin gururudur. Ünü İsviçre sınırlarını aşıp Fransa ve Almanya’ya kadar uzanmıştır. Saatçiliğin ilerleyen bilime ayak uydurmasıyla, Zacharius Usta da “saat maşası”nı icat eder. Bu icadının ardından kibir başını döndürür. Öyle ya, Tanrı sonsuzluğu yarattıysa, kendisi de zamanı yaratmıştır. Ancak günün birinde imal edip sattığı bütün saatlerin ortada görünür bir sebep olmaksızın birden durmasıyla, öfkeli müşteriler evinin kapısını aşındırmaya başlar. Bilimle manevi değerler arasındaki çatışma Jules Verne’in 1854 yılında yayımladığı bu fantastik öykünün ana temasıdır. Kibrine yenilip ölümsüzlüğün peşine düşen ve ruhunu kaybeden Zacharius Usta için çöküş kaçınılmazdır.

"TEMBELLİK HAKKI" - 96 SAYFA - PAUL LAFARGUE

9tem.jpg

"Paul Lafargue, burjuvazinin iktidar olmasıyla birlikte, insanlığın kendini kaptırdığı 'ilerleme' çılgınlığıyla dalgasını geçiyor. Kitabı, yer yer bir kara mizah başyapıtı olarak da okumak mümkün." -Nokta- "Lafargue, denemelerinde kapitalist düzeni kıyasıya eleştiriyor, insanların tembellik hakkını savunuyor." -Cumhuriyet-"Yaşamlarının tamamını çalışarak geçiren insanların, bu çalışmalarının ne kadarı kendileri için? Çok azı olduğuna göre, 'Yaşasın Tembellik!'"-Tempo-"Günümüz çevrecilerinin şimdi fark ettiği gerçeği, çok önceden söylemişti Lafargue."-Sosyal Demokrat-"Komünist Manifesto"dan sonra, dünya dillerine en çok çevrilen sosyalizm klasiği. İçinde çalışma aşkı duyanlara lanet!

Kitapların tanıtım bültenlerinden yapılan alıntılar D&R, Kitapyurdu ve Idefix sitelerinden alınmıştır.

HABERE YORUM KAT
Keşfet