Abdurrahman Dilipak: Zaman zaman bazı müdahaleler söz konusu idi

Uzun yıllardır Yeni Akit'te yoluna devam eden Abdurrahman Dilipak, ayrılık sonrasında açıklamalarda bulundu. Zaman zaman kendisine müdahale edildiğini söyleyen Dilipak, egemenlere dokundukça bu yönde tepkiler geldiğinin altını çizdi.
Independent Türkçe'den Cihat Arpacık'ın haberine göre, Yeni Akit ayrılığı sonrasında Abdurrahman Dilipak'tan açıklama geldi. Dilipak, şunları söyledi:
ZAMAN ZAMAN MÜDAHALELER SÖZ KONUSUYDU
"Bana özellikle televizyondan, pandemi sürecinde ve politik gündemle ilgili doğrudan ve dolaylı bazı mesajlar veriliyordu ama sorun teşkil etmiyordu. Sunucu zaten belli konularda daha hassas davranıyordu. Yazılarda da zaten sorumlu müdürün yasal çerçevede sınırlı bir müdahale yetkisi var. Zaman zaman, çok ağırlıklı olmamak kaydı ile bazı müdahaleler söz konusu idi. Zaten yayın sırasında ya da yazılarımın altında normal okuyucular yanından troller de sert tepkiler veriyorlardı. Sonuçta olan oldu. Maalesef sosyal medyada ağ patronları sansürlüyor. Ulusal ölçekte yasalar, o da yetmiyor bir de iç denetim mekanizması. Ama her zaman birileri bu dünyada herkesten daha özgür. Onlar kural koyuyorlar. Herhangi bir kuralla da bağımlı değil, ne din, ne ahlak, ne hukuk ne de yasa.
EGEMENLER KENDİLERİNE DOKUNDUĞUNUZDA BENZER TEPKİLER VERİYOR
Egemenler genel olarak kendilerine, çevrelerine, çıkarlarına dokunduğunuzda benzer tepkiler veriyor. Ama suç biraz da bizde. Herkes 'bana dokunmayan yılan bin yaşasın' kafasında sanki. Ötekilerin haklarını savunmak birilerine zor geliyor. Şanar'la (Yurdatapan) biz bunu yıkmaya çalışmıştık. "Birimizin derdi hepimizi gerdi" diye dayanışıyorduk. Bugün 5gvirusnews'de vicdanı canlı tutmaya çalışıyoruz. Nazım'ın dediği gibi "Bizler farklı farklı dillerde aynı şarkıyı söyleyen insanlarız" belki de dilimizi ideolojik politik sloganlardan arındırsak. "Farklılıklarımıza rağmen barış içinde bir arada yaşayabiliriz." "Öteki" tanımını "kendimiz" olarak algılasak… Çünkü bizim dışımızdaki büyük çoğunluğun gözünde biz "öteki"yiz. Necip Fazıl'ın dediği gibi "Ey düşmanım gündüz geceye muhtaç, bana da sen lazımsın". Bu dünya zıtlıklar dünyasıdır. Ötekini yok edemezsiniz. Şeytanı da yok edemezsiniz. Ama ötekini kazanmayı deneyebilirsiniz. Şanar'la böyle bir deney yaptık, o Mehmet Akif'ten, ben Nazım'dan şiirler okuduk, yeter ki sözler, anlamlı, değerli, saygın olsun; yalan, çirkin olmasın."