İşte bu kadar basit! Daha başarılı ve mutlu olmanızı sağlayacak 4 basit kural

İyi bir yaşam için gerçekten neye ihtiyacımız var? Sorumlu bir iş, mükemmel bir aile ve çok para mı? Aslında işler bizim için ne kadar iyi gittiğinin kontrolü büyük ölçüde bizdedir. Temel ihtiyaçlarımız (güvenli bir çevre, yeterince yemek ve başımızı sokacak bir çatı gibi) karşılandıktan sonra hayatımızın başarısı çoğu zaman sandığımızdan daha fazla bize bağlıdır. Ve sadece sözde başarı için ne kadar sıkı mücadele ettiğimizden değil. Hayatımızı ve değerlerimizi temellendirdiğimiz bu basit kurallar mutluluğumuzda büyük bir fark yaratabilir.

Hayatın bu 4 kuralı sizi daha mutlu ve başarılı kılacak

Başkalarının beklentilerinden vazgeçmek:

Başarılı sayılmamız için hayatımızın nasıl olması gerektiği küçük yaşlardan itibaren bize anlatılır. Yaşlandıkça toplumun ve çevremizin beklentilerinin bizi gerçekten mutlu eden şeyler olmadığını daha iyi anlarız. Hayatımızı nasıl tasarlayacağımıza dair özgürlüğümüz var. Kariyer basamaklarını tırmanmak, evlenmek ve çocuk sahibi olmak istiyorsanız, tam olarak bunu yaparak mutlu olabilirsiniz. Ancak seyahat etmek, gönüllü çalışmak veya zamanını ve enerjisini tamamen farklı bir şeye harcamak isteyenler de başarısız sayılmaz. Başkalarının beklentilerini kendi arzularımızdan ne kadar çabuk ayırmayı başarırsak, o kadar mutlu oluruz.

Küçük başarıları kutlayın:

Hayatta genellikle büyük başarılar - yeni bir iş, bir düğün, bir ev satın alma gibi - çok fazla takdir görür. Ancak uzun vadeli tatmin için küçük şeylere de hak ettiği önemi vermeliyiz. Belki hoşlandığınız biriyle konuşma cesareti gösterdiniz veya düzenli olarak daha erken kalkmayı başardınız. Bu küçük başarılar da kutlanmayı hak ediyor! Küçük zaferleri takdir etmek, genel mutluluk seviyenizi artıracaktır.

Tereddüt genellikle hayır anlamına gelir:

Bir kararla karşı karşıya kaldığınızda ve evet mi hayır mı demeniz gerektiğini bilmiyorsanız, basit bir kural işinizi kolaylaştırabilir: Eğer evet demekte zorlanıyorsanız ve gerçekten bağlanamıyorsanız, genellikle hayır demeniz gerektiğini gösterir. Çünkü bir şeyi gerçekten istediğimizde ve bu konuda tutkulu olduğumuzda genellikle bunu hissederiz. Şu prensibi takip edersek hayatımız çok daha kolaylaşır: Açık bir evet değilse, genellikle hayırdır.

Minnettar olun:

Toplumumuzda sürekli büyüme ve daha fazlasını isteme eğilimindeyiz. Ancak bu tutum çoğu zaman mutsuzluğun kaynağıdır. Sadece eksik olduğumuzu düşündüğümüz şeylere odaklanırsak, asla tatmin olmayacağız. Bunun yerine, halihazırda sahip olduklarımıza düzenli olarak minnettar olmalıyız. Bu, iyi bir kahve gibi küçük şeyleri kapsayabilir ama aynı zamanda sağlığımız, güzel bir ev, sevdiklerimiz gibi daha büyük şeyleri de içerebilir. Düzenli olarak minnettarlık pratiği yapanların daha mutlu ve sağlıklı oldukları kanıtlanmıştır.